Meteksan Savunma sosyal medya hesabından,”Tamamen milli olarak geliştirilen MİLDAR atış kontrol radarının ATAK Helikopteri’ne entegrasyonuna yönelik çalışmalarda sona gelinmiştir.” bilgisini paylaştı. İlk teslimatların ise 2017 yılında gerçekleştirilmesi planlanıyor.
MİLDAR radarı ilk etapta helikopterin kanat altına entegre edilmesine rağmen Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile Meteksan arasında son aşamada helikopterin rotorunun üzerine mi ya da kanat altına mı entegre edilmesi noktasında görüşmeler sürüyor.
MİLDAR milimetrik dalga radarı ile gerçekleştirilen testlerde ise 28 kilometre menzile kadar hedef tespiti yapıldı. Bu menzil ABD’li Lockheed Martin/Northrop Grumman firmalarının işbirliğiyle geliştirilen Apache taarruz helikopterlerinde kullanılan Longbow radarında 8 ile 12 km arasında değişiyor.
Türk tersanelerinin hücumbot üretimi tecrübesinden faydalanmak isteyen Pakistan Donanması, yeni tedarik edeceği 4-6 adet güdümlü mermili hücumbot için Türkiye ile görüşmelere başladı.
Karachi’de düzenlenen IDEAS 2016’da yüksek rütbeli donanma yetkilisinin yerel gazeteye yaptığı açıklamada, ayrıca fiyat konusunda avantajlı olabileceğini düşündüğü Çin ile de bu konuda görüşmelerin devam ettiğini ifade etti.
TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş., 17’inci T129 ATAK Helikopterini 28 Kasım’da Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na teslim etti. En yeni ATAK’ın kabulünü Milli Savunma Bakanlığı twitter hesabından duyurdu.
SSM Müteşar Yardımcısı Mustafa Şeker, MilGem sınıfı korvetler için Thales lisansı ile ASELSAN tarafından üretilen SMART S Mk2 üç boyutlu arama radarı projesini anlattı. Bu projede ilk radarlardaki alıcı / verici (transmitter – receiver) modüllerin hazır alındığını, müteakip radarlarda milli imkânlarla geliştirilen modüllerin kullanıldığını ve artık bugün Thales’in diğer ülkeler için ürettiği radarlar için modülleri ASELSAN’dan temin ettiğini söyledi. Bu tecrübenin üzerine inşa edilen kabiliyet ile kısa süre önce sözleşmesi imzalanan 3 boyutlu Erken İhbar Radar Sistemi (EİRS) projesinde çalışmaların devam ettiğini, uzun vadede Milli Muharip Uçak (TFX) ve uydu konuşlu SAR radarı projelerinin de hayata geçirileceğini aktardı.
SSM MEBS Daire Başkanı Yakup Taşdelen, ÇAFRAD projesinde halen devam etmekte olan Faz 1 (geliştirme fazı) kapsamında ilk radarın 2017 yılında teslim edilmesi planlanıyor. Faz 2 (seri üretim fazı) ise 2021 yılında tamamlanacak. TFX projesi için geliştirilecek radarın 2021’de ortaya çıkması, SAR keşif gözetleme uydusunun radarının ise 2022 yılında tamamlanması planlanmış.
ASELSAN’dan Emre Çavdaroğlu, uzun vadede gündeme gelmesi planlanan “Çok Uzun Menzilli Balistik Füze Savunma Radarı” (Yüksek İrtifa Radarı) projesinden bahsetti. Henüz herhangi bir ayrıntısı açıklanmayan projenin, önümüzdeki dönemde somutlaşması beklenebilir.
İHA tespiti konusunda TÜBİTAK BİLGEM, kuş tespit radarı olan KuşRad’ın bir versiyonunu, Meteksan Savunma ise, MilDar projesinde elde ettiği tecrübe ile geliştirdiği Retinar personel tespit radarının, elektrooptik sistemlerle birleştirilmiş bir versiyonu olan Retinar OPUS’u önerdi. Retinar radarının sabit üs ve tesis savunmasında kullanılan, yükseltilebilir direğe monteli Retinar PTR-X adlı bir modeli de geliştirilmiş.
Mikro İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemlerinin alımı için duyuru yapan SSM, bu amaçla Türkiye’de milli imkanlarla mikro İHA üretme kapasitesine sahip şirketler için bilgi istek dökümanı yayınladı. Şirketler, TSK’nın alacağı bu yeni nesil İHA’lar için 9 Aralık’a kadar SSM’den başvuru dosyası alabilecekler.
Tedarik edilmesi planlanan Mikro İHA Sistemi’nin kalkış ve iniş esnasında mancınık, platform, paraşüt gibi yardımcı cihazlara gerek duymadan kalkışını elden yapması ve gövde üzerine iniş yapacağından sistemin yapısının dayanıklı malzemeden üretilmesi isteniyor.
Menzilinin en az 4 km olması istenen İHA’nın, havada kalış süresi de 40 dakikadan az olmayacak. Ağırlığı en fazla 1500 gr olarak belirlenen sistemin hızı en az 35 km olacak.
İHA üzerinde operatör tarafından yönlendirilebilen gece ve/veya gündüz faydalı yük kamerası bulunacak. Ayrıca, Mikro İHA’dan gelen veriler gerçek zamanlı/gerçek zamana yakın olarak izlenebilmeli ve çeşitli frekans aralıklarında alma ve verme yapabilmeli.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı sunumda polisin daha etkin ve başarılı olması için yıl sonuna kadar 231’i zırhlı olmak üzere, 2 bin 684 taşıtın daha alınacağını belirtti.
Soylu, 2015’te 29 adet mikro İHA (drone), 2016 yılında da farklı sınıflarda 117 “drone” ve insansız hava aracı alındığını aktararak, 2017 yılında güvenlik birimlerinin ihtiyaçları doğrultusunda silahlı insansız hava aracı ve insanlı keşif uçağı ile “drone” gibi hava unsurlarının tedarik çalışmalarının süreceğini bildirdi.
Jandarma Genel Komutanlığı’na 2016’da 87 adet Kirpi alındığını, 100 adet daha alınmasının yanı sıra 200 adet de TTZA Cobra alımıyla ile ilgili işlemlerin devam ettiğini bildiren Bakan Soylu, “38 zırhlı komuta kontrol aracının bu yıl alındığını 116 adedinin de alınması için çalışmaların sürdüğünü aktardı. Ayrıca, 2017’de de 220 adet Kobra-II, 180 adet Ejder-II olmak üzere 440 taktik zırhlı araç alınacak. Ayrıca 50 TOMA da emniyete katılacak” dedi.
Sahil Güvenlik Komutanlığı teşkilatını güçlendirmeye yönelik çalışmaların sürdüğünü ifade eden Soylu, 2016 ‘da 25 tonluk 1 adet sahil güvenlik botunun teslim alındığını belirtti.
ASELSAN, modüler karakollara ilave güvenlik sistemleri üretecek. ASELSAN’ın Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile 5 Şubat 2013 tarihinde imzaladığı Modüler Geçici Üs Bölgesi Projesinde sözleşme değişikliği yapıldı. Yaklaşık 65 milyon Dolar değerindeki değişiklik kapsamında ASELSAN üreteceği ilave güvenlik sistemlerini 2019 yılına kadar teslim etmeyi planlıyor.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ) , ürettiği 18. T-129 ATAK helikopterini de bugün birliğine teslim etti. Milli Savunma Bakanlığı haberi sosyal medya hesabından duyurdu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, TÜRKSAT 6A’yı 2019’da tamamlayacaklarını belirterek, “Artık uzayda bir uydumuz olmayacak, bir uydu filomuz olacak. TÜBİTAK UZAY’ın hedefi, 12 yıl içinde dünya standartlarında en ileri düzey kabul edilen 30 santimetre yer örnekleme mesafesine ulaşmaktır” dedi.
Türksat Yönetim Kurulu Başkanı Vecdi Gönül, teklif değerlendirmelerinin devam ettiğini belirterek, “Türksat 5A’yı ve Türksat 5B’yi 2019 yılının sonuna kadar hizmete sokmayı hedeflemekteyiz” dedi.
Göktürk-1 uydusu önceden planlandığı gibi saat 16.51’de Fransız Guyanası’nda bulunan Koruou Fırlatma Merkezi’nden uzaya fırlatıldı. Göktürk-1 uydusunun sistemi uzay kesiminde metre altı çözünürlüklü elektro-optik kamera, bir sabit yer istasyonu ve bir de mobil yer istasyonundan oluşacak. Yaklaşık 90 dakikada dünya çevresinde bir tur atacak olan uydu Türkiye üzerinden her geçişinde dünyanın çeşitli bölgelerinden aldığı fotoğraf ve görüntüleri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Uydu Yer İstasyonuna aktaracak. Uydunun sabit ve gezici istasyonla arasındaki iletişim S-Bant ve X-Bant linkleri üzerinden yapılacak. İletilen verinin güvenliği geliştirilen kripto ve anahtarlama sistemi ile sağlanacak.
Uydu 50 cm çözünürlükte siyah beyaz, 2 metrede ise renkli çözünürlükte görüntü çekebilecek.
Göktürk 1, tarımsal rekolte tespiti, doğal afet sonrası hasar belirlemesi, yapılaşmanın izlenmesi ve kadastro faaliyetleri için de kullanılacak. 7 yıl ömre sahip uydu Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Ahlatlıbel Keşif Uydu Komutanlığı’ndan, Göktürk-2 uydusu ile birlikte 7/24 kesintisiz işletilecek. Uydunun yörüngede kabul testlerinin Nisan 2017 tarihi itibariyle tamamlanması planlanıyor.
Uydu yaklaşık olarak 1 milyar liraya yapıldı. Yüzde 20 yerli tasarım olan projede ASELSAN sabit ve mobil yer istasyonları sistem tasarım, entegrasyon faaliyetleri ve kullanıcı ara yüzü yazılımlarını, TUSAŞ görev modülü panelleri üretimini, TÜBİTAK Bilgem kripto cihazları ve anahtar üretimini, SDT Uzay Savunma ve Teknolojileri A.Ş ise sabit ve mobil yer istasyonları kullanıcı ara yüzü yazılımlarının üretimini gerçekleştirdi. ROKETSAN mühendisleri de projede yer aldı.
Türkiye’nin aktif uydu sayısı, askeri istihbarat uydusu GÖKTÜRK-1’in yörüngesine fırlatılmasıyla 6’ya çıktı. Türkiye’nin, 3’ü (TÜRKSAT 3A, TÜRKSAT 4A, TÜRKSAT 4B) haberleşme, 2’si (GÖKTÜRK-2 ve RASAT) gözlem olmak üzere aktif 5 uydusu bulunuyordu.
HİSAR Hava Savunma Projeleri kapsamında, tamamlanan testlerde; HİSAR-O füzesi, ASELSAN tarafından geliştirilen Füze Fırlatma Sistemi’nden dik olarak ateşlendikten sonra, birinci darbe katı yakıtlı motoru ile füze kanisterinden başarılı bir şekilde ayrıldı. Programlanan manevralarıyla uçuşuna devam eden füze, ikinci darbe motorunu da havada ateşledikten sonra ‘yüzde yüz’ bir başarı ile uçuşunu tamamladı. Türkiye’de ilk kez çift darbeli roket motoruna sahip bir füzenin dik olarak başarıyla fırlatılmasıyla, ROKETSAN bu teknolojiye sahip dünyadaki sınırlı sayıdaki firma arasında yer aldı.
Milli Savunma Bakanlığı resmi twitter hesabından ASELSAN ile Savunma Sanayii Müsteşarlığı arasında imzalanan Kara Konuşlu Uzaktan Elektronik Destek / Elektronik Taarruz (Kara SOJ) Sözleşmesi kapsamında ASELSAN tarafından özgün olarak geliştirilen KORAL Mobil Elektronik Harp Sistemi’nin Türk Silahlı Kuvvetleri Envanterine girdiğini duyurdu.
KORAL, Şubat 2016’da Hava Kuvvetlerine törenle teslim edilmişti. KORAL Mobil Elektronik Harp Sistemi, askeri taktik araçlara entegre edilen ve geniş bir frekans bandında çalışan Elektronik Destek Sistemi (KORAL ED) ile Elektronik Taarruz Sisteminden (KORAL ET) oluşuyor. KORAL ED Sistemi radar yayınları için tespit, teşhis, yön bulma fonksiyonlarını yerine getirirken KORAL ET Sistemi hedef radarların karıştırılıp aldatılmasını ve iş yapamaz hale getirilmesini sağlıyor.
Savunma sanayisinde hedeflenen teknolojilere erişimde projelendirilme süreçlerindeki vakit kaybını en aza indirmeyi hedefleyen bir strateji izlenecek.
Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde bulunan Ar-Ge ve Teknoloji Daire Başkanlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) bünyesinde faaliyet göstermeye başladı. Bu gelişmenin ardından SSM bünyesinde yeni bir iş bölümüne gidildi. SSM’deki Ar-Ge ve Teknoloji Yönetimi Daire Başkanlığı, Ar-Ge Daire Başkanlığı ve Teknoloji Yönetimi Daire Başkanlığı olarak yeniden organize edildi ve fonksiyonları ayrıldı.
Bu yeni organizasyonla hem Ar-Ge projelerini en hızlı şekilde yapmak üzere mekanizmalar üretilmesi hem de yeni teknolojilerin takip edilmesi ve bunların üzerinde durulması amaçlanıyor.
Yeni süreçte klasik Ar-Ge projeleri devam edecek. Örneğin, insansız hava araçlarındaki ihracat lisansına sahip parçaların üretimi, roketlerdeki arayıcı başlıkların geliştirilip üretilmesi gibi çalışmalar bu kapsamda değerlendirilecek.
Bunun yanında “geniş alan” çağrılarıyla ulaşılmak istenen, ihtiyaç duyulan yeni teknolojilere erişim konusunda daha dinamik bir yapının oluşturulması öngörülüyor.